CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Toplantısı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında gerçekleşti. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Böke, toplantının gündemine ilişkin düzenlediği basın toplantısında, Cumhuriyet Gazetesine yönelik operasyona değinerek, “Hiç kimse Türkiye’nin demokratlarının böyle operasyonlarla yıldırılabileceğini, sindirilebileceğini zannetmesin. Hiçbirimiz asla geri adım atmayacağız. Hiç kimse Türkiye Cumhuriyetine ve demokrasisine bu yaptıklarının yanlarına kalacağını zannetmesin. Bu devran elbet dönecek ve yargı önünde gerçek bir hukuk çerçevesi içinde demokrasimize yapılan bu saldırıların hesabını biz hep beraber soracağız. AKP faşizmi bu hafta gözünü açıkça Cumhuriyete dikti. Cumhuriyet Gazetesinin, cumhuriyetin hedef alınması elbette tesadüf değildir. Cumhuriyet Gazetesi sizin FETÖ ile kol kola kumpasla zindanlara attığınız İlhan Selçuk’un gazetesi. Yani Cumhuriyet Gazetesi yalnızca bir gazete değil. Cumhuriyet Gazetesine yapılan her saldırıda bizim cumhuriyetimize yapılan açık bir saldırıdır. Cumhuriyet Gazetesi cumhuriyetimizin ve CHP’nin kırmızı çizgisidir. Cumhuriyet’ten en ufak bir geri adım atmayacağız. Cumhuriyet'e yapılan AKP operasyonu AKP’nin FETÖ ile suç ortaklığını örtme operasyonudur. Cumhuriyet’e yapılan FETÖ’ye bir operasyon değildir, FETÖ-AKP kardeşliğinin birlikte yaptığı bir operasyondur. AKP’nin kendi içindeki FETÖ’cüleri koruma telaşı her adımda çok açık bir biçimde ortaya çıkıyor. Biz bu telaşı görüyoruz. Israrla bu konunun açıklığa kavuşması için yanıt almak için soru sormaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Hükümetin 15 Temmuz girişiminden daha önceden haberi var mıydı?"
Daha önce sordukları soruları tekrar etmek isteğini kaydeden Böke, “Hükümetin 15 Temmuz girişiminden daha önceden haberi var mıydı? Darbe girişiminde FETÖ terör örgütünün kendi iletişimini yapmak için kullandığı ByLock programı. Bu programın kullanıcılarına dair yapılan listelemeler ve bu konudaki çalışmalar soru işaretleri barındırıyor. Programın yazıcısı olduğu söylenen kişi darbe sonrasında Türkiye’de elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Nasıl, hangi güçle? Bir uluslararası bağımsız kuruluşa denetim yaptırmadan bu Bylock listelerinin geçerliliğini bize teyit edemezsiniz. Etmek için uluslararası bağımsız bir kuruluşa gitmeyi düşünüyor musunuz? Darbe girişiminin kilit ismi Adil Öksüz, önce yakalandı, sonra bırakıldı. Bu olup bitenlerin siyasi ayağındaki sorumluları neden ortaya çıkarmıyorsunuz, konu Adil Öksüz’e gelince neden suskunsunuz? Türkiye uluslararası sözleşmelerinde insan haklarına dair birçok maddeyi askıya aldı. Açıkça şunu söyledi AKP hükümeti, biz vatandaşımıza adil yargılanma hakkı vermeyeceğiz, vatandaşımıza işkence yapılmasına izin vereceğiz dedi. Hangi hakla, suçluyla suçsuzu ayırmayacağız diyebiliyorsunuz. Hangi hakla Türkiye'de işkence yapacağız ve göz yumacağız diyorsunuz? Bu sivil darbenin tek amacı var, esas darbecileri korumak” diye konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcı Bülent Tezcan’ın kurşunlanmasıyla ilgili ise Böke, “Faşizmin karşısında kim varsa, demokrasi, hukuk diyen kim varsa bu darbeyle yıldırmaya, bastırmaya, geri adım attırmaya çalışıyorlar. Bu hafta Genel Başkan Yardımcımız Bülent Tezcan bu faşist baskıların parçası olarak kurşunlandı. Bu tetikçiye emir verenler şunu iyi bilmelidirler, CHP Kuvayı Milliye'nin, cumhuriyet devriminin, sosyal demokrasinin devriminin partisinin ta kendisidir. CHP’liler faşist rejimler tarafından, darbeciler tarafından hedef alınmaya alışıklardır. Bize asla geri adım attıramazsınız” dedi.
“Türkiye’nin birlikte yaşaması için ne yapılması gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz”
Böke, başkanlık sistemiyle ilgili ise şunları kaydetti:
“Başbakan çıkıp ‘eğer bu ülkeye başkanlık gelmezse, ülke bölünür’ diyebiliyor. Başkanlığı almak için ülkeyi bölünmekle tehdit ediyor. Bu açıklamanın anlamı çok belli. Ya siz 14 yılda Türkiye’yi bölünmenin eşiğine getirdiniz ya da sırf tek adam rejimini resmileştirebilmek için Türkiye’yi bölmekle tehdit ediyorsunuz, şantaj uyguluyorsunuz. Artık bu hükümetin bu ülkeyi yönetmeye ehliyeti kalmamıştır. Türkiye’yi size böldürmeyeceğiz. Türkiye’nin birlikte yaşaması için ne yapılması gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz. Bir yere kayyum atanacaksa belki ilk kayyum 14 yılda Türkiye’nin bölünmenin eşiğine getirdiğini açıkça itiraf eden Başbakana ve onun Bakanlar Kuruluna atanmalıdır.”
Ayşegül Terzi’nin yaşadığı trajedinin kendini bilmezin işlediği tek başına bir suç olmadığını söyleyen Böke, “AKP zihniyetinin, bu zihniyetin ürünü toplum projesidir Ayşegül Terzi’nin yaşadıkları. AKP döneminde kadına şiddet ve kadın cinayetlerinde yaşanan patlama bu işin siyaseten beslendiğinin en somut göstergesidir” değerlendirmesinde bulundu.
“İdam diyenler Fethullah Gülen’in iadesini istemeyenlerdir”
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Böke, idam tartışmasıyla ilgili soru üzerine şöyle konuştu:
“Türkiye’de hukuk o derece ayaklar altına alınmış ki, hukuk çerçevesi içerisinde yaşam hakkı diyenlere karşı hukuku ölüm hakkına çevirmek isteyenler var. CHP’nin yaşamla ölüm arasındaki tercihi çok açıktır. Bu hukuki zeminden çıkmış olan tartışmayı yeniden bir Türkiye gerçeğine çevirenlerin nasıl bir yarın inşa etmek istediklerinin çok açık olduğunu düşünüyoruz. AKP FETÖ ortaklığının da bir parçasının bu tartışma olduğunu düşünüyoruz. Biz Fethullah Gülen’in bu ülkeye iade edilmesini istiyoruz. İstiyoruz ki 15 Temmuz’da yaşadıklarımız açıkça sorulabilsin. İstiyoruz ki 15 Temmuz darbe girişiminin siyasi ayağına dair gerçekler ortaya çıkartılabilsin. İdam diyenler Fethullah Gülen’in iadesini istemeyenlerdir. İdam diyenler AKP FETÖ ortaklığının devam etmesini isteyenlerdir. İdam diyenler Türkiye bölünsün diyenlerdir."
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın dünkü grup konuşmasında CHP'ye seslenerek ortak bir blok çağrısında bulunduğunun hatırlatılması üzerine ise Böke, “Yüzde 60’lık bir blok olmayacağını söyleyenler MHP idi. Zannedersem Sayın Demirtaş, MHP’ye sesleniyor. CHP’nin faşizm karşısındaki duruşu çok net. Türkiye’de demokrasi mücadelesi veren herkesin, mutlaka faşizme karşı bir ortak mücadele inşası ihtiyacını zaten CHP haftalardır dile getiriyor. Türkiye'yi bu faşist düzene biz asla teslim etmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
"Türkiye’nin bu yoğun gündemi içerisinde ortaya çıkan hukuki süreçlerle ilgili de avukatlar sayın Genel Başkanımızla ilgili davaları takip ediyor"
Kılıçdaroğlu’nun 2 Aralık’ta ifade vermeye gidip gitmeyeceğinin sorulması üzerine Böke, “Türkiye’nin gündemine baksanıza. Son 5 günü bir düşünün neler yaşadık. Türkiye’nin bu yoğun gündemi içerisinde ortaya çıkan hukuki süreçlerle ilgili de avukatlar sayın Genel Başkanımızla ilgili davaları takip ediyor” açıklamasında bulundu.
"Bende bir sorayım, Başbakan neredeydi acaba?"
15 Temmuz darbe girişimi gecesiyle ilgili Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanına yönelik, "Beyefendi Marmaris'te tatildeydi" açıklaması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’na "Sen neredeydin?" diye sorduğunun hatırlatılması üzerine Böke, Kılıçdaroğlu’nun nerede olduğu sorusunu yanıtlamayarak, “Bende bir sorayım. Başbakan neredeydi acaba? Hangi karayoluna sığınmıştı?” dedi.