Serebral palsi rahatsızlığıyla doğan, tedavisi için ailesinin Kocaeli’ne yerleştiği Emre Çelik(10), refleksoloji ve atla terapi tedavileri sonrasında birçok rahatsızlığından büyük oranda kurtuldu. 4 senedir devam eden tedavi süreci sonrasında en büyük sorunu olan kabızlıktan kurtulan Emre Çelik, tedavi süresinde de ailesine sürpriz bir mutluluk yaşattı. Duymak için kullandığı işitme cihazını da tedavi sonrası çıkaran emre Çelik, kendi azmiyle kurduğu ilk cümlesi olan ‘Hadi’ sözüyle ailesine büyük mutluluk yaşattı. Çocuğunun rahatsızlıkları karşısında zor zamanlar geçiren anne Emine Çelik, Emre’nin ilk cümlelerini söylediği anların kendisi için unutulmaz olduğunu dile getirdi.
Emre Çelik’in kendilerine geldiğine çok sayıda aşılması gereken rahatsızlığının bulunduğunu belirten Refleksoloji Terapi Uzmanı Bilal Yalçıner, “Emre doğum anı ve sonrasında rahatsızlıkları baş gösteren Serebral palsi yani beyin felci rahatsızlığıyla muzdarip olarak merkezimize geldi. Kendisine aynı zamanda refleksoloji uygulamaları ile özel eğitim rehabilitasyon merkezinde yapılan uygulamalar kendisinde icra ediliyor. Burada yaptığımız işlemin adı refleksoloji” dedi.
Refloksoloji hakkında bilgiler de veren Yalçıner, “Refleksoloji, vücudun kendi kendini iyileştirme mekanizmasını devreye sokma amacıyla yapılan, modern tıbba destek vermek için icra edilen tamamlayıcı bir tıp uygulamasıdır. Ancak başlı başına bir tedavi uygulaması değildir. Ancak modern tıbbın en önemli yardımcılarındandır. Refloksoloji özellikle, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde tedavi ve eğitim gören çocuklarda son derece faydalı olan bir alandır” diye konuştu.
Refleksolojinin faydalarından da bahseden Yalçıner, “Bu uygulamaların geçtiği sinirler, beyin ve omurilik merkezinin geçtiği sinirlerdir. Refleksoloji de en fazla beyin ve omurilik merkezli fayda gösteren ve bu gösterdiği faydalar sebebiyle de Serebral palsi, hidrosefali, mikrosefali ve sipina bifidalı çocuklarında katkı verebilecek bir uygulamadır. Refleksoloji doğu ve batı olmak üzere ikiye ayrılır. Batı, klinik refleksolojidir. Hastalıklarla çalışmayı konu edinir. Doğu refleksoloji ise masaj amaçlı yapılan uygulamalardır” şeklinde konutu.
Çocuğundaki rahatsızlıkların birçoğunu refleksoloji ve atla terapi ile giderildiğini söyleyen Emine Çelik ise, “Emre’yi 10 yıldır tedavilere götürüyoruz. Birçok tedavi aldı. En uzun aldığımız tedavi refleksoloji tedavisi oldu. Yaklaşık 4 yıl kadar bir refleksoloji tedavisi gördü. O zamanlar küçüktü Emre. Bu kadar çok rahatsızlığımız yoktu. Tedavinin faydası ne oldu, yüksek oranda bir kabızlık sorunu tamamen çözüldü. Tedaviye başladıktan kısa bir süre sonra çözüldü. Tedavi bittikten sonra hiçbir şekilde karşımıza çıkmadı. O zamanlar elleri çok aşırtı yumruk halinde ve sürekli nemliydi. Bu rahatsızlığımız da tamamen çözüldü” ifadelerini kullandı.
Son olarak en büyük mutluluklarının Emre’nin konuştuğu an olduğunu anlatan anne Çelik şöyle konuştu:
“Algısında ve duymasında sıkıntı vardı. Cihaz kullanıyordu. Tedavi olumlu sonuç verince duyma sıkıntısı çözülünce cihazımızı da kaldırdık. Kendini ifade etmeye başladı. İlk cümlelerini Bilal Bey’e giderken duyduk. ‘Hadi’ kelimesiydi ilk cümlesi. O ilk cümleyi duyduğumuz an da hiç unutamayacağım bir gündü. Çünkü hiç konuşamayacağını düşündüğüm psikolojideydim o zamanlar. ‘Hadi’ ile başladık ve sonra birkaç kelime daha eklendi üzerine. Sonra sonra bizim öğretmediğimiz kelimeleri söyleyemeye başladı.”
“Refleksolojinin yanında Atlantis Özel Eğitim ve Rehabilistasyyon merkezini tercih etmemin sebebi de atla terapi. Diğer gittiğimiz merkezlerde atla terapi, havuz terapi yoktu. Tamamen bir bina içerisindeydi. Ama burası çok farklı. Kafayı dinleyebileceğimiz bir yer. Çünkü velilerin de biraz seansa ihtiyacı var. Burası hem çocuklara hem de velilere hitap ediyor.”