Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, Denizli’de düzenlenen Ekonomi Değerlendirme Toplantısına katıldı. Bir otelde düzenlenen toplantıya, Çetinkaya'nın yanı sıra, DENİB Başkanı Süleyman Kocasert, Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan, Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci, çok sayıda iş adamı ve sanayici katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Denizli İhracatçılar Birliği Başkanı Süleyman Kocaserti, programın Denizli için önemli bir yer tuttuğunu ifade etti.
Toplantıda "Makroekonomik Görünüm ve Fiyat İstikrarı" konulu sunum yapan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, ekonomi gündemi, Merkez Bankasının para politikası, fiyat istikrarı sağlama stratejisi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Çetinkaya, 2007 yılında yaşanan küresel krizin ardından on yıl geçmesine rağmen küresel ekonominin halen istikrarlı bir görünüme kavuşmadığını belirtti.
Türkiye’nin son dönemde ekonomi politikalarında hızlı karar alabilme ve koordineli hareket edebilme konusunda önemli bir sınav verdiğini aktaran Çetinkaya, ülke ekonomisinin dış dengelere göre son yıllarda önemli bir aşama katettiğini ifade etti. Çetinkaya, ekonominin 2016 yılında turizm gelirlerindeki yavaşlama nedeniyle kesintiye uğramasına rağmen, son aylarda tekrar bir iyileşmenin başladığını söyledi.
İç ve dış talepte ılımlı bir toparlanma eğiliminin sürmesini beklediklerini belirten Çetinkaya, "Bütün bu gelişmeler çerçevesinde, 2017 yılında enerji hariç dış ticaret dengesinin olumlu bir seyir izleyeceğini ve cari dengenin kademeli bir iyileşme eğilimi göstereceğini tahmin ediyoruz. Bu süreçte, Merkez Bankası olarak fiyat istikrarına odaklı duruşumuzu koruyoruz. Ayrıca, finansal piyasaların etkin çalışmasını yakından gözlüyoruz. Bu çerçevede, Ocak ayında döviz kuru piyasasındaki aşırı hareketlerin fiyat istikrarı üzerindeki olumsuz etkisini sınırlamak amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırmaya gittik" diye konuştu.
Çetinkaya, "Alınan tedbirlerin etkisi tam olarak planladığımız yönde gerçekleşti. Ocak ayındaki adımlarımızın ardından döviz kuru oynaklığının ciddi anlamda azaldığını gördük. Kuşkusuz, piyasalardaki haber akışına bağlı olarak zaman zaman dalgalanmalar olması doğaldır, burada önemli olan alınan önlemlerin riskleri dengelemesi ve trendi olumlu yöne çevirmesidir. Öte yandan, bugün itibarıyla finansal koşullar dikkate alındığında sıkılaştırma öncesi döneme kıyasla belirgin bir farklılaşma gözlenmediğini söyleyebiliriz. Sonuç olarak, para politikası tedbirlerinin büyük ölçüde hedeflenen sonuçları verdiğini ifade etmek mümkün" dedi.
"Attığımız adımlar sayesinde enflasyonda belirgin bir sapma olmadı"
Yılın ilk iki ayında açıklanan enflasyon rakamlarında öngördükleri çerçeveden önemli bir sapma olmadığını ifade eden Çetinkaya, "Attığımız adımların katkısıyla, bu yıl için Ocak Enflasyon Raporunda ifade ettiğimiz tahmin patikasında belirgin bir farklılaşma beklemiyoruz. Yılın ikinci yarısında döviz kurunun gecikmeli yansımaları ve yönetilen fiyatlardan kaynaklanan baz etkileri azaldıkça, sıkı duruşun da katkısıyla, enflasyon daha makul seviyelere inecektir. İç talebin ılımlı seyrinin fiyatlama davranışları üzerindeki etkisi önemli olacaktır. Diğer taraftan, para ve maliye politikaları arasındaki artan eşgüdümün de enflasyondaki düşüş sürecini desteklemesi beklenmektedir. Önümüzdeki dönemde, enflasyonu etkileyen faktörleri ve fiyatlama davranışlarını yakından takip ederek gerekirse ilave parasal sıkılaştırma yapabileceğimizi ifade etmek istiyorum. Orta vadede ise fiyat istikrarı odaklı bir parasal duruş ve yapısal alanlardaki adımların katkısıyla hedefe doğru kademeli olarak ilerleyeceğimize olan güvenimiz tamdır" diye konuştu.
"Gıda fiyatlarının istikrarı için gerekli adımları atacağız"
Konuşmasına gıda piyasasına ilişkin açıklamalarda devam eden Çetinkaya, "Gıda Komitesi’nin amacı gıda piyasasında arz ve fiyat oluşumunu etkileyen temel faktörleri yakından izleyerek fiyat istikrarını destekleyici ve enflasyondaki öngörülebilirliği artırıcı tedbir önerileri geliştirmek ve uygulamaya koymak olarak özetlenebilir. Bugüne kadarki çalışmalardan önemli kazanımlar elde edildi. Gıda enflasyonuna ve gıda fiyatlarının genel enflasyon üzerindeki etkilerine ilişkin kamuoyunun her kesiminde yüksek bir farkındalık oluşturuldu. Paydaşlar arasında çözüm odaklı bir işbirliği süreci gelişti ve Komite çalışmaları meyvelerini vermeye başladı. Atılan adımların olumlu etkilerinin giderek daha belirgin şekilde hissedilmesini beklemekteyiz. Önümüzdeki dönemde Gıda Komitesi’nde sergilenen ortak kurumsal çabanın fiyat istikrarıyla ilişkili diğer yapısal alanlarda genişletilerek hayata geçirilmesi için gerekli adımları atacağız" ifadelerini kaydetti.
"Enflasyonda artış önümüzdeki aylarda tersine dönecek"
Son yıllarda farklı nitelikteki şoklar karşısında Türkiye ekonomisinin önemli bir dayanıklılık gösterdiğini belirten Çetinkaya, "2016 yılının üçüncü çeyreğinde yaşanan daralma kalıcı olmamış ve ekonomi tekrar ılımlı bir toparlanma eğilimine girmiştir. Aynı şekilde, yakın dönemde enflasyonda ve cari açıkta gözlenen artışın önümüzdeki aylarda tersine döneceği öngörülmektedir" şeklinde konuştu.