Eski mesai arkadaşları Geert Wilders'ı başka hobileri olmayan tam zamanlı bir politikacı olarak tanımlıyor.
Her ne kadar Katolik bir ailede büyüse ve 'Hristiyan demokratlar müttefikim' dese de, 1963 doğumlu Wilders kendini agnostik olarak tanımlıyor.
Wilders'ın İslam karşıtı düşüncelerinin gelişmesinde ise gençliğinde iki yıl süresince İsrail'de kalmasının, bu sürede 'anti-demokratik' olarak tanımladığı Arap ülkelerine yaptığı gezilerin etkili olduğu yorumu yapılıyor.
1983 yılında 20 yaşında Hollanda'ya dönen Geert Wilders, politikaya atılmasının ardından Hollanda Liberal Partisi'nin metin yazarlarından biri olarak ismini duyurmaya başladı.
TÜRKİYE İLE DERDİ ÇOK ESKİ!
1997 yılında Hollanda Liberal Partisi'nden (VVD) Utrecht milletvekili seçildi ancak Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğini desteklediği gerekçesiyle 2004 yılında partisinden istifa ederek kendi yolunda hareket etmeye başladı.
Geert Wilders'ın İslam karşıtlığı üzerine inşa ettiği siyasi kariyerini hızlandıran olaylardan biri de 2004 yılındaki bir cinayet oldu. BBC'ye yakın bir tarihte verdiği röportajda Wilders, 12 senedir yalnız başına bir yere gitmediğini ve El Kaide'nin ölüm listesinde olduğunu açıklamıştı. Wilders İslam'ın kutsal kitabını Kur'an'ı Hitler'in Kavgam kitabına benzeterek tüm dünyadaki Müslümanların büyük tepkisini toplamıştı.