Başbakan Binali Yıldırım, İvedik Organize Sanayi Bölgesi’nde sanayi esnafıyla bir araya geldi. Yıldırım, konuşmasında, "Bugün bakıyorum da ana muhalefet partisi genel başkanı diyor ki ’15 Temmuz kontrollü bir darbe girişimidir.’ Ne demek kontrollü darbe girişimi? Bu, şehitlerimize karşı hakaret değil mi, onların yakınlarına karşı, onların yakınlarının acılarını incitmek değil mi, gazilerimize karşı yapılan hadsizlik değil mi? Ne demek kontrollü darbe?
Yani bu darbeyi özel olarak birileri kurguladı, uçaklar bombaladı, ağır silahlar, tanklar, tüfekler çıktı milletin üzerine ateş etti. Bunu da birileri yaptı. Böyle bir iddiayı ortaya koyan bunu ispatla mükelleftir. Bu millete kimse hakaret edemez. Bu millet bir bağımsızlık destanı yazmıştır, dünyaya örnektir. Siz kalkıp diyeceksiniz ’21.00’da darbe mi olurmuş.’ Sana sorsaymışlar saatini. Madem biliyordun da adamlara yanlış saatte yaptırdın, şu kepazeliğe bak.
Türkiye uçurumun kenarından dönmüş, ’15 Temmuz darbe miydi, değil miydi?’ Hiç yeri zamanı olmayan bir konuyu gündeme getiriyor. Bu sıradan biri değil, ana muhalefet partisinin başkanı. Yazıklar olsun başka bir şey demiyorum. Yani, bazı dost bildiğimiz ülkeler de bunu söylüyor, senin onlardan farkın ne? Ülkenin geleceğine kasteden bu FETÖ’cü alçakların arkasında durmayı artık bırak, onlara karşı bir gebeliğin mi, zaafın mı var, bunu bilelim. 15 Temmuz’u unuttu adam. Be kardeşim bunu bu millete yapmaya kimsenin hakkı yok" ifadelerini kullandı.
CHP’Lİ BOZKURT’UN SÖZLERİNİ ELEŞTİRDİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan hakkında soruşturma başlatılan CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt’u da eleştiren Yıldırım, "Bir tane densiz milletvekili de çıkmış, CHP’nin Konya Milletvekili; ’Evet çıkarsa evet verenleri de denize dökeceğiz.’ Alçak, kimsin sen Türk milletine hakaret ediyorsun.
Haddini bil. Bu ülkenin bayrağının altında siyaset yapıp, bu milleti tehdit etmek, denize dökmekle bu milleti itham etmek senin ne haddine? Artık milletin kafası netleşti, geleceği gördü, kararını verdi. Hırçınlık başladı, vitesten attılar. Vitesten atılan arabanın nereye toslayacağını bu millet bilir. Gelir millete toslarsınız, dersinizi alırsınız. Akıllı olun, sakin olun. Milletin kararına boynunuzu eğin. Ama bunların kafalarında hep vesayet var. Hep milletin iradesi dışında acaba bir şeyler olabilir mi? Bir karambol olup biz de işin bir tarafından tutabilir miyiz" şeklinde konuştu.
Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti: "CHP gayret edip tek başına iktidar için hiç çaba harcamamış. Hep dinamik güçleri gıdıklayarak, onları ön plana çıkararak, ülkede kaos ve kargaşa oluşturarak iktidarın bir kenarından tutunmayı tercih etmiş. 16 Nisan, bu sayfayı kapatıyor. Sandığa gideceksiniz, oyunuzu vereceksiniz. O akşam memleketi kim yönetecek belli olacak."
"ÇÖZÜM MÖZÜM YOK KARDEŞİM, ÇÖZÜM AY YILDIZLI BAYRAK"
Terör örgütü PKK ile mücadeleye işaret eden Başbakan Yıldırım, "PKK’ya lanet mitinglerini yapıyorlar. Çünkü insanlarımızı bunlar canlarından bezdirdiler. İşlerini, aşlarını yok ettiler. Hayatlarını tehdit ettiler. O belediyeler, giden paralar, ortada ne yol, ne yeşillik, ne hizmet var. Van’a 400 trilyon para gitmiş, yılda 750 milyonluk yol yapmış?
Nerede bu para? Nereye gitti, dağa gitti dağa. Silah oldu, vatandaşın üzerine geldi, askerin üzerine geldi. Ama bitti bunlar. Şimdi artık bitti. Bana diyorlar ki ’çözüm’. Çözüm mözüm yok kardeşim. Çözüm, ay yıldızlı bayrak. Bu bayrağın altında 80 milyon yaşayacak o kadar basit. O alçak örgütleri milletle aramızdan defolup atacağız, bu kadar net. Hem PKK’sını, hem FETÖ’sünü, hem DEAŞ’ını, bu milletin hayatını karartan hiçbir terör örgütüne yer yok. Bunlar bizim kalkınmamızı geciktiriyor" ifadelerini kullandı.
"SAHİLLERİN PARTİSİ OLUP DA İKTİDARA GELME YOK"
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin birlik, beraberlik, kardeşlik getireceğine dikkati çeken Yıldırım, "Öyle bir bölgenin partisi olup, sahillerin partisi olup da iktidara gelme yok. Sadece Ege’yi, sadece Trakya’yı, Güneydoğu’yu ikna edersem iktidar olurum’ dersen avucunu yalarsın. Bütün milletin desteğini alacaksın" dedi.
"AVRUPA NE HADDİNİZE BİZİM İŞLERİMİZE KARIŞIYORSUN"
Başbakan Yıldırım, ’hayır’ diyenlere terörist denildiği yönündeki söylemleri hatırlatarak, "Haşa ne haddimize. Bizim dediğimiz şu, PKK ’hayır’ diye kendini parçalıyor, HDP onun dümen suyuna girmiş gidiyor. FETÖ’cüler bütün güçleriyle ’hayır’ çıksın diye uğraşıyorlar. Bir de bakıyoruz, Avrupa’nın bazı ülkeleri de Türkçe gazete basıyorlar, ’Türkiye diktatörlüğe gidiyor’, size mi düştü, Türk milletinin verdiği kararlara karışmak ne haddinize? Ne haddinize bizim işimize karışıyorsunuz" diye konuştu.
"MESELE TÜRKİYE OLUNCA HEMEN PLAĞIN ÖBÜR TARAFINI ÇEVİRİYORLAR"
Türkiye’nin yaptığı havalimanları, köprülerini gören ülkelerin hasetten çatladığına işaret eden Yıldırım, Avrupa’yı takındığı tutum dolayısıyla eleştirdi. Yıldırım, "Daha çok şey göreceksiniz. Vatikan’a gidip de Papa’nın önünde el bağlamakla Avrupa değerleri olmuyor. Atları ile milletin üzerine saldırırken, Avrupa değerlerinin nasıl yerler altında olduğunu gördük. Uygulamaya gelince, mesele Türkiye olunca hemen plağın öbür tarafını çeviriyorlar. PKK’ya propaganda serbest, ’hayır’ kampanyası yapanlara serbest" şeklinde konuştu.
"Sicil affını 16 Nisan’dan sonra yapacağız CHP’ye"
CHP’nin anayasa görüşmeleri sırasında yumruklarını konuşturduğunu, şimdi de meydanlarda ’kuzu taktiği’ yaptığını anlatan Yıldırım, "Eski sicilini düzeltmeye çalışıyor. Sicil affı geliyor ya, sicil affını 16 Nisan’dan sonra yapacağız CHP’ye. İyi halini biraz daha izleyelim" dedi.
"AĞIRBAŞLI OL, SEN ANA MUHALEFET PARTİSİ GENEL BAŞKANISIN"
Kılıçdaroğlu’nun ’16 Nisan referandumu’na ilişkin yaptığı açıklamaları eleştiren Yıldırım, şunları söyledi:
"Ağırbaşlı ol, sen ana muhalefet partisi genel başkanısın. Bu kadar korku, endişe, yanlış ve yalan konuşulur mu ya? Çocuk mu zannediyorsun sen bu milleti? Çocuklar bile inanmıyor. Tek adam görmek istiyorsan aynaya bak kardeşim. Milletin patron olduğu yerde tek adam olur mu? Kimi kandırıyorsun sen kardeşim? Padişahlık değil, babadan geçmiyor.
Milletin oylarıyla. 50+1 almadan iktidar yok. Ben yeni sistemde aday olsam kazanamam diyor, hem milletvekilliği gidiyor, hem cumhurbaşkanlığını kazanamayız diyor. Derdi o. Halbuki bu sistem, çalışsa, çabalasa, milletin gözüne girse ona da şans getiriyor. Neyse biz onunla vaktimizi geçirmeyelim. İşimize bakalım."
Kılıçdaroğlu’nun milletvekili seçilme yaşının 18’e indirilmesi konusundaki açıklamalarına da işaret eden Yıldırım, "Gençlere siyaseti çok görüyor. ’Gençler muhtar, milletvekili olmasın.’ Nereye kadar? 25 yaşını doldurana kadar. Niye kardeşim? Bunu derken de bakıyoruz, 2011’de seçim beyannamesinin 14. sayfası. 3 Şubat 2015’te, CHP’li bir vekil, seçilme yaşını 18’e indiren teklif vermiş.
Şimdi bunların hepsini unutmuş, 18’e karşı çıkıyor. 9,5 milyon genç kardeşimizin, Türkiye siyasetinin geleceği hakkında ’ben de varım’ demesine neden karşı çıkıyorsun kardeşim. 4,5 milyon erkeği askerlikten kurtarmak için seçilme hakkı getirmişiz. Şu akla bak, ne kadar sivri zekalı bir adam ya, Allah nazardan saklasın. Türkiye için bir değer, öyle veya böyle" dedi.
Şu anda 220 bin küçük esnafın olduğunu anlatan Yıldırım, kobilere verilen krediden 117 bin 802’sinin faydalandığını söyledi. Yıldırım, 16 Nisan’dan sonra Türkiye’nin ayak bağlarından kurtulacağını, engelsiz koşudan engelli koşuya geçeceğini anlatarak, "Sürekli güçlü iktidar. Zayıf iktidar yok. Ayak oyunları, entrikalar hepsi tarihe karışıyor. Mührü millet veriyor, millet alıyor. Bu kadar basit" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun, ’erken seçim olmayacak’, ’meşruiyet tartışması olmaz’, ’evet çıkması başarısızlık değildir’ sözlerine değinen Yıldırım, "O zaman niye kendini yoruyorsun? Bırak. Hemen arkasından ne diyor; ’evet çıkarsa Türkiye’nin itibarı sıfıra inecek’ diyor. Hangisi doğru acaba. Yüzde 10 seçim barajı indirilmeli, tamam indirilebilir, biz de aynı şeyi söylüyoruz. İnsin. Millet seçiyor hükümetleri" diye konuştu.
Yıldırım, "(Organize Sanayi Bölgesi) Başkan ’borcumuzu ödedik’ dedi ama biz daha hesapta görmedik, 16 Nisan’dan sonra göreceğiz borcun hesaba girip girmediğini" diyerek sözlerini noktaladı.