Op. Dr. Hamarat, kanserojen maddelerin tespiti ve gerekli önlemlerin zamanında alınmasının önemine değindi. Hızla ilerleyen endüstri çağında, kanserojen tartışmalarının her geçen gün arttığını ve kamuoyunun gündemini meşgul ettiğini belirten Op. Dr. Mehmet Hamarat, "Son yıllarda kanserojen maddeler aynı zamanda global endüstriyel ürünler üzerinde de ciddi tartışmalar doğurmaktadır. Yeterli bilimsel veriler olmasa da; doğal beslenmek, endüstriyel beslenmeyi azaltmak, çevresel faktörler korunmak gerekir" ifadelerini kullandı.
"Türkiye’de günde 450 kişiye kanser teşhisi konuyor"
Türkiye’de günde 450 kişiye kanser teşhisi konduğunu vurgulayan Dr. Hamarat, "Ülkemizdeki en son resmi rakamlar değerlendirildiğinde bir yıl içerisinde yaklaşık 96 bin 200 erkek ve 67 bin 200 kadının kanser teşhisi konduğu tahmin edilmektedir. Türkiye’de yılda 163 bin 500 civarında yeni kanser vakası teşhis edilmektedir. Ülkemizde bir günde yaklaşık 450 kişinin kanser teşhisi konduğu söylenebilir" diye konuştu.
"Erkeklerde akciğer ve prostat, kadınlarda meme en çok görülen kanserler"
Türkiye’de Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika gibi gelişmişlik düzeyi yüksek olan ülkelere göre kanserin daha düşük oranda görüldüğünü ifade eden Op. Dr. Hamarat, "Erkeklerde en sık görülen kanserler akciğer ve prostat kanseridir. Erkeklerde tütün ve tütün ürünlerine bağlı olarak gelişen 27 bin 700 civarında vaka olduğu tahmin edilmektedir. Bir yıl içinde yaklaşık 17 bin kadına meme kanseri teşhisi konulmuştur. Obeziteye bağlı olarak gelişen kanserlerin sayısı 6 bin civarında tahmin edilmektedir. Obezitenin etken olduğu kanserler daha çok kadınları etkilemektedir. Hem erkeklerde hem de kadınlarda bağırsak (kolorektal) kanseri üçüncü en sık görülen kanser türüdür. Çocukluk çağı kanserlerinde ise lösemi en sık görülen kanser türüdür" şeklinde konuştu.
"Erken teşhis ve korunma"
21'inci yüzyılda kanser konusunda en önemli kontrol stratejisinin korunma ve erken teşhis olduğunun bilinen bir gerçek olduğunu vurgulayan Op. Dr. Hamarat, şu ifadeleri kaydetti: "40 yaşlarında kadın ve erkeklerin en sık görülen kanser türlerine karşı rutin tarama testlerini yaptırarak hastalıkları erken evrede tespit edilebilir. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerisi ile birlikte ülkemizde de ilk sıralarda yer alan meme, rahim ağzı (serviks), bağırsak (kolorektal) kanserleri için toplum tabanlı tarama programları yürütülmektedir. Tüm kadın kanserleri vakaları içerisinde, taranan kadın kanseri türlerinin payı yüzde 35’tir. Erkek kanserleri içinde ise bağırsak kanseri yüzde 10 civarında üçüncü sırada yer almaktadır. Toplum tabanlı kanser taramalarında, 81 ilde en az bir tane olmak üzere toplamda 28 adet mobil olmak üzere toplam 208 Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) bulunmaktadır."