Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan gözyaşlarını tutamadı!

FETÖ mensubu teröristler tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde kalkışılan darbe girişiminde şehit olanlar gözyaşları içinde anılıyor.

15 Temmuz’da hain darbeci teröristler tarafından Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığında şehit edilen polis memurları Ahmet ve Mehmet Oruç’un babası Halil Oruç Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere salondakilere duygulu anlar yaşatırken, çocukları için yazdığı şiiri okurken gözyaşlarını tutamadı.

Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen 15 Temmuz Şehitleri Anma Programına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, salona şehit yakınları ve gazilerin tezahüratları arasında girdi. Salonda bulunan şehit yakınları ve gazilerle tokalaşan ve kısa sohbetler eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra törene TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Binali Yıldırım ve bakanlar katıldı. 
Programın başında salonda canlı sala ve Kur’an-ı Kerim okunurken, konuklara 15 Temmuz gecesini anlatan bir video izlettirildi. Videoda küçük bir çocuğun okuduğu şiir Cumhurbaşkanı Erdoğan ve salondakilere duygulu anlar yaşattı. Programda 15 Temmuz şehitlerinin resimleri de tek tek ekrana getirildi. Sunuculuğunu Oğuz Haksever’in yaptığı programa katılanlar tekbirler getirdi. 
15 Temmuz’da hain darbeci teröristler tarafından Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığında şehit edilen polis memurları Ahmet ve Mehmet Oruç’un babası Halil Oruç, “15 Temmuz 2016 tarihinde şehit olan ikiz evlatlarım, 24 Ağustos 1990 Cuma günü dünyaya geldi ve 15 Temmuz Cuma günü şehit olarak Allah’ın rahmetine kavuştular. Bu vatan için şehit olan bu iki evladımla gurur duyuyorum. Evladım olan Ahmet sağ gözüm, Mehmet ise sol gözümdü” dedi. Baba Halil Oruç, Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere salondakilere duygulu anlar yaşatırken, çocukları için yazdığı şiiri okurken gözyaşlarını tutamadı. Şiirin sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve tüm salon ayağa kalkarak baba Halil Oruç’u alkışladı. 

Boğaziçi Köprüsü’nde yaralılara yardım ederken gazi olan Safiye Bayat, gaziler adına yaptığı konuşmada, “Ben 15 Temmuz’dan sonra sadece şehit kardeşlerine dua eden, evlatlarına bu duayı öğreten bir hanım kardeşinizim. Bizim 15 Temmuz Temmuz’dan öncemiz değil, sonramız var. O hainler bizden görünüp bizi inandırdılar, duygularımızı çaldılar. Asker üniformalarımızı çaldılar, silahlarımızı, tanklarımızı, toplarımızı ele geçirdiler. Öyle gaflet içindeydiler ki, Allah’ın inanmış olan kalplere verdiği iman gücünü unuttular. Eğer biz inanmış olmasaydık, Allah’a teslim olmasaydık, birbirimizden haberimiz yokken nasıl her cepheye yönlenebilirdik. Bu Allah’ın bize verdiği öncelik ve lütuftur. Allah inanana öyle güzel cesaret ve feraset nasip etmiş ki, yenilenmiş tanklarınız, silahlarınız, neleriniz olursa olsun benim bir kalbim etmez. Bizi esir almak istediler. Boyunduruk vurmak istediler. Ecdadımızda var mı böyle bir durum? Biz başımızı da veririz, kanımızı da akıtırız bu toprağım şerefini tek kişi kalana kadar yaşatırız. Dünyaya işte bunu söyledik biz. Bir kişi kalana kadar bu toprağı geçilmez kılacağız. İdam istiyoruz. Dile getiriyoruz. Çünkü katiller yaratılanların en acizi, en kötüsüdür. Planlamadan bir işi zaten yapamazdılar. Katil olmak için önce bir plan yapmak gerekir, küçük olmak, basit düşünmek gerekir. Allan Resulü ‘Bir insanı öldürmek tüm insanlığı katletmekle eşdeğer bir zalimliktir’ diyor. Demek ki o katiller insanlığı öldürdüler” ifadelerini kullandı.