İstanbul Kimya Mühendisleri Odası Kozmetik Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi Kimya Mühendisi Serdar Kırbaş, dezenfektanların, yanıcı ve tahriş edici özelliklerine dikkat çekerek, gıda ürünleriyle temas etmesi halinde zehirlenmeye de neden olabileceğini söyledi.
Koronavirüs salgınıyla birlikte insanlar virüsten korunmak için dezenfektanlara yöneldi. İstanbul Kimya Mühendisleri Odası Kozmetik Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi Kimya Mühendisi Serdar Kırbaş, dezenfektanlarla ilgili olarak vatandaşlara uyarılarda bulundu. Dezenfektanların nasıl muhafaza edilmesi gerektiği konusunda Serdar Kırbaş,şöyle konuştu:
"Kimya Mühendisleri Odası olarak tavsiyemiz dezenfektanlar ısı ve ışık kaynaklarında tutulmalı, kesinlikle ağızları kapalı olarak muhafaza edilmeli, elektrik kontaklarından ve statik elektrik kaynaklarından uzak noktalarda saklanmalı ve çocukların ulaşamayacağı yerlerde muhafaza edilmelidir. Bütün bunların dışında dezenfektanların göz ile temasında ve yutulması durumunda mutlaka temas edilen bölge bol su ile yıkanıp tıbbi yardıma başvurulmalıdır. Dezenfektanların patlaması gibi durumlar normal şartlar altında beklenen bir durum değildir. Çünkü bu tip ürünler basınçlı kaplarda muhafaza edilmiyorlar ve basınçlı kaplarda piyasaya verilmiyorlar. Bu sebepten dolayı patlaması çok beklenen bir durum değil. Örneğin deodorant tarzında bir ürün basınçlı bir kaba sıkıştırılmışsa ısı kaynağı altında iç basıncının artması sebebiyle ambalajında patlama olabilir ama bu dezenfektanlarda çok sık rastladığımız bir ambalajlama şekli değil. Genellikle plastik, basit ambalajlarda piyasaya verilirler. Zaten patlama dediğimiz yanma ya da alevlenmeden çok farklı bir reaksiyondur. Dolayısıyla bir anda ortaya çıkan ısı ve basınç sonucu olabilen bir şey ama dezenfektan ürünler genellikle yüzde 70 etil alkol veya izopropil alkol bazlı üretildikleri için yanıcıdırlar, parlayıcıdırlar, fakat çok fazla basınç altında tutulmadıkları sürece patlayıcı değillerdir. Bunun dışında tahriş edici özellikleri var, dezenfektanların gıda ile temasında zehirlenme ihtimalimiz var, gereksiz kullanımında çevreye ve atık sulara karışma ihtimalinde diğer canlılara zararlı olma ihtimallerinin hepsini göz önünde bulundurabiliriz."
"MUTLAKA ÜRETİM İZNİ, TARİHİ VE NUMARASI OLMASI LAZIM"
Sahte dezenfektanları ayırt etmek için mutlaka üzerindeki üretim numaralarını kontrol etmek gerektiğini belirten Kırbaş, "İçinde bulunduğumuz pandemi sürecinde devletimiz piyasanın talebini karşılayabilmek adına yönetmeliklerde bazı değişiklikler yaptı. Bu pandemi sürecinde en çok kullandığımız dezenfektan tiplerinin ruhsatlandırma işlemini Sağlık Bakanlığı'na aktardı. Dolayısıyla çok hızlı işleyen bir süreç var. Bir an evvel üretime geçilmesi için ön geçici ruhsatlandırma, ardından da daimi ruhsatlandırma süreçleri var. Bu tarz ambalajların üzerinde mutlaka üretim izninin, tarihinin ve numarasının olması lazım. Eğer ki etiket üzerinde iznini, tarihini ve üretim numarasını göremiyorsanız, o ürünün sahte olduğunu söyleyebiliriz" dedi.
"NE OLDUĞU BELLİ OLAMAYAN KİMYASAL BİR KARIŞIM ELDE ETMİŞ OLACAĞIZ"
Son zamanlarda internet üzerinden evde dezenfektan yapımına dair verilen tariflere dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Kırbaş, "Ev ortamında dezenfektanların yapılmasını ve kullanılmasını Kimya Mühendisleri Odası olarak tavsiye etmiyoruz. Bunun nihai tüketici açısından birçok sakıncası olabilir. Nihayetinde kimyasal bir karışım yapılıyor ve hassas olarak tartımının yapılması gerekmektedir. Dezenfektan yapmak amacıyla yola çıkıp tamamen cildimize zarar verecek yüksek pH'ta veya alkol derecesinde bir ürün yapmış olabiliriz. Bu da bizim cildimizin tahriş olmasına sebep olacaktır veya tam tersini düşünelim. Olması gerekenden çok daha düşük oranlarda bir ürün elde etmişizdir. Kendimizi koruduğumuzu düşündüğümüz için sürekli dezenfektan kullanma ihtiyacı hissedeceğiz ama ürünümüz işe yaramayacak. Kaldı ki bütün bu sürecin dışında Sağlık Bakanlığımızın da en çok dikkat ettiği meselelerden bir tanesinde de olduğu gibi bu ürünlerin etkinlik testlerinin yapılması lazım. Ürünlerin hangi bakterilere ve virüslere, hangi kullanım sıklığında etki ettiği çok önemli. Biz bu testlerin hiçbirini evde yapamayacağımız için tamamen ne olduğu belli olmayan kimyasal bir karışım elde etmiş olacağız. Dolayısıyla gerçekten riskli bir şey ortaya çıkacak ve biz bunu tavsiye etmiyoruz" açıklamasında bulundu.
"ETKİSİNDE AZALMA OLABİLİR"
Havaların ısınması ile dezenfektanların etkisinin azalabileceğini belirten Kırbaş, "Ambalajların ağzı kapalı olduğu sürece ürünün formunda çok fazla bozulma olmaz, ancak alkolün uçucu olmasından dolayı elbette ısıya maruz kalması buharlaşmanın hızını arttıracağı için ürünün etkisiz hale gelmesini çabuklaştırır. Yani ürünün etkisinde azalma olabilir. Özellikle plastik ambalajlar seçildiği için ne kadar ağzı kapalı da olsa yalıtımının yüzde yüz olduğunu söyleyemeyiz. Dolayısıyla bir alkol uzaklaşması olabilir ve ürünün etkisi azalabilir. Ürünün üzerindeki saklama koşullarına mutlaka uyulmalı, ışık ve ısı kaynaklarından uzak tutulmalı, güneşe maruz kalmamalıdır" ifadelerini kullandı.