Siyaset

Başkan Gökçek, FETÖ'nün 14 Ağustos planlarını anlattı

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, 15 Temmuz darbe kalkışmasının ardından FETÖ’nün 14 Ağustos planlarını deşifre etti.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, bir televizyon programına konuk oldu. Programda konuşan Gökçek, açıklamaları sırasında gönlünden AK Parti ile MHP’nin koalisyon yapmasının geçtiğini de söyledi. Yaklaşık 3 saat süren programda gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Başkan Gökçek, ilk olarak cezaevleri ve genel afla ilgili soruya ilişkin, “FETÖ kamuya sızarken, cezaevlerini de unutmamış. Cezaevlerine inanılmaz şekilde FETÖ yüklenmesi yapılmış ve gardiyanların büyük ekseriyeti FETÖ'cü. Birçok cezaevinde dışarıdan haber getiriyorlar, mahkumların mektuplarını alıp götürüyorlar. Savcılar tarafından tespit ediliyorlar ve tek tek tasfiye ediliyorlar” açıklamasında bulundu.
“Bana göre kısmi af olabilir”
Başkan Gökçek, “FETÖ’cüler önce toplu isyan düşündüler ve güçlerinin geçtikleri yerlerde ‘mahkumları ayaklandıralım’ dediler. Ama şu anda mahkumlar bir genel af beklentisi içerisinde. Böyle bir genel af olabilir mi? Bana göre kısmi bir af olabilir. Tabi hükümet ne der bilmem” diye konuştu.
Tutuklu gazeteci Nazlı Ilıcak’ın kaldığı Bakırköy Kapalı Kadın Cezaevi’nde çıkan isyan girişimiyle ilgili de değerlendirmede bulunan Başkan Gökçek, “Burası daha çok DHKP-C’lilerin bulunduğu bir hapishane. Başarılı olamadılar. Şu anda da oyunları bozuldu gibi inşallah” şeklinde konuştu.
Başkan Gökçek, “Daha önce hatırlarsanız Türkiye genelinde bir anda elektrikler kesildi. Siber saldırı olduğu ortaya çıktı, sonra da bunların FETÖ’cü oldukları da gün yüzüne çıktı. Böyle bir saldırı yapabilirler. Ana trafolara saldırı düzenleyip, buraları uçurup, elektriksiz bırakabilirler. Bu istihbarat raporlarına da yansımış bir olay” diye konuştu.
Başkan Gökçek, geçtiğimiz günlerde Mamak ve Çankaya’da 6 ayrı trafonun kablolarının kesilmesi olayının bununla ilgisi olmadığının da altını çizerek, bunun hırsızlar tarafından yapıldığını söyledi. Gökçek, “Büyük bir saldırıya karşı gerekli tedbirler alındı. Önemli trafolar güvenlik altına alındı. Polis tedbirleri arttırıldı. Allah’ın izniyle muvaffak olamazlar” dedi.
“Akıncı, İncirlik ve TBMM Google’da 100’er kez aranmış”
Darbe girişiminin arkasındaki yabancı ülkelere ilişkin soru üzerine Başkan Gökçek, “Bazı hadiseler o kadar aşikar ki” ifadesini kullandı. Google Trend’teki bazı istatistiki raporları da izleyicilere gösteren Başkan Gökçek, “Kim nereden, nasıl aranmış gibi bilgilerin yer aldığı bir bölüm. Burada inanılmaz bir tablo ortaya çıktı. Sadece İngiltere’den Akıncı Hava Üssü Temmuz ayının 12’sinde 39, 13’ünde 54, 14’ünde 69, 15’inde 85, 16’sında 100 defa aranıyor. Akıncı Üssü'nü kim bilir ve niye arasın? Hadi 2-3 kişi olur da 100 kişi niye arar? Ben buradan devletimize çağrıda bulunuyorum. Bunu arayanları bulmaları lazım” diye konuştu.
Elindeki diğer raporları da açıklayan Başkan Gökçek, İncirlik Hava Üssü’nün de Temmuz ayının 14’ünde 14, 15’inde 23, 16’sında 100 defa arandığını, TBMM’nin ise 14’ünde 31, 15’inde 44, 16’sında da 100 kez arandığını söyledi. Gökçek, bu üç bölgenin de ayın 16’sında 100’er defa Google’da aranmış olmasını, “Buradan baktığım zaman bende aynı kişilerin aradığı intibası uyanıyor. Her üçünü de 100 kişi arıyor. Bu nasıl iş arkadaş? Bu işin içerisindeki yabancı ilişkilerden birisi. Devletin bunu kesinlikle bulması lazım” sözleriyle değerlendirdi.
Açıklamalarına, “O kadar enteresan ki. Dikkat ediyor musunuz, ilk zamanlara göre her şey bayağı değişmeye başladı. İlk günlerde Avrupa ve ABD tamamen Türkiye’nin aleyhindeydi ve darbenin lehindeydi” sözleriyle devam eden Başkan Gökçek, daha önceleri yapılan açıklamalarla Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Putin görüşmesi ve İstanbul Yenikapı mitinginin ardından yapılan açıklamalar arasındaki farkları belgeleriyle gösterdi. Yenikapı mitinginde Ankara’nın da tarihi bir kalabalığa ulaştığını ve bu sayının 500 bin kişi olduğunu açıklayan Gökçek, siyasi parti liderleri, Genelkurmay Başkanı, TBMM Başkanı, Diyanet İşleri Başkanı’nın da bir arada bulunmasına, “Bu dünyada görüldü. Millet bir araya gelmiş biz ne yapıyoruz dedirtti” açıklamasında bulundu.
“FETÖ’nün iadesiyle ilgili çifte standart uygulanıyor”
Avrupalı sağduyulu gazeteci ve liderler tarafından yapılan olumlu açıklamaları da izleyicilerle paylaşan Başkan Gökçek, FETÖ elebaşısının iadesiyle ilgili de çifte standart uygulandığını söyledi. Türkiye’deki 78 milyon nüfusun en az 70 milyonunun Fethullah Gülen’in idamını istediğini kaydeden Başkan Gökçek, “Amerika Türkiye’de kredisini çok kaybetti ve kaybetmeye de devam ediyor. Bu böyle devam ederse Amerika’nın stratejik ortaklığı sorgulanır” dedi.
Amerika’nın şu anda bir “ikilem” içerisinde bulunduğunu, bir yanda okullarında CIA ajanı yetiştiren Fethullah Gülen’in, diğer tarafta da Türkiye’nin bulunduğunu anlatan Gökçek, “Ama bize ya teslim edecekler ya edecekler. Yoksa ilişkiler çok ağır darbe alır” diye konuştu.
“300-500 kişiyi öldürüp, sözde seçim yapacaklardı”
Sunucunun FETÖ’cü üniversite ve kişiler tarafından ortaya atılan “14 Ağustos’u bekleyin” iddialarını sorması üzerine de Başkan Gökçek, cevaba geçmeden önce 15 Temmuz gecesi pek çok kişinin öldürülmesinin planlandığını anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Listeler ele geçti. Nereye kim getirilecek diye. Olay şöyle olacaktı; bizi yakaladıkları yerlerde infaz edeceklerdi ve ‘Karşı geldiler’ denecekti. Tehlikeli olabilecek 300-500 kişiyi temizleyip, öldüreceklerdi. Birkaç gün sonra demokrasi kahramanları ortaya çıkacaktı. Bunlar da onların adamları olacaktı ve ‘Asker kışlaya çekilsin’ açıklamaları yapacaklardı. Amerika’ya ve Batı'ya sadık olduklarını anlatan bir takım kişiler, Türkiye’de yönetime dizileceklerdi. ‘Ordu müdahale etti ama Recep Tayyip Erdoğan’ı temizledi ve demokrasiye de saygılı olduğu için hemen seçimlere gitti’ denilecekti. Ben söyleyince kızıyor ve dava da açtı ama yine söylüyorum, başbakan Meral Akşener olacaktı. Cumhurbaşkanını söylemeyeceğim.”
Kimlerin nereye getirileceği sorusu üzerine de bir hayli isim bildiğini ancak şu anda açıklamak istemediğini söyleyen Başkan Gökçek, “Meral Akşener beni mahkemeye verdi. Ama bu benim kanaatim ve söylediğim şey de ‘Savcılar araştırmalı bu durumu.’ Mahkemede hesaplaşacağız inşallah. Ne olacak bitecek göreceğiz birlikte” dedi.
“14 Ağustos’ta iki ihtimal var” 
FETÖ’nün 14 Ağustos’a ilişkin ihtimal dahilinde olan iki ayrı planını da deşifre eden Gökçek, açıklamalarını şöyle
sürdürdü:
“Fuat Avni’nin abisi olduğu iddia ediliyor. Mustafa Koçyiğit. ‘14 Ağustos 2016’da tekrar görüşmek dileğiyle, Hoşçakalın’ diye tweet atmış. Bir de Mevlana Üniversitesi bir tweet atıyor. ‘40 yıldır bin bir zahmetle ilmek ilmek örülen hizmet hareketinin bir kendini bilmez tarafından yıkılacağını mı sanıyorsunuz, bekleyin. 14 Ağustos’ta görüşmek üzere’ diye. Böyle tarihler veriliyor.”
İhtimallerden birincisini; “Yeniden montajlı kasetler sürüp, gündem oluşturmaya çalışacaklar. Bunların montaj olacağı yüzde de bir milyon yani” sözleriyle açıklayan Başkan Gökçek, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun montajlı ses ve görüntü kayıtlarının yer aldığı videoları yayınladı. Orjinallerinden ayırt edilemeyecek kadar ustaca yapılmış kayıtların izlenmesinin ardından Başkan Gökçek, “Gördünüz ayırt etmeniz mümkün mü? 17 -25 Aralık kasetleri de böyle. Çıkacak kasetler yüzde bir trilyon montaj kasetler olacak. Mesela ses bandı da yayınlayabilirler. Lütfen Sayın Kılıçdaroğlu alınmasın, tenkit etmek için değil ama netice itibariyle montajların nasıl olduğunu göstermek için bunları yayınladım. Ben bunları internetten buldum” dedi.
14 Ağustos’a ilişkin ikinci ihtimali de “Çok enteresan bir mesele” olarak nitelendiren Başkan Gökçek, Gülen’in “Marmara’da deprem olacağı”na yönelik söylediği iki ayrı video kaydı da yayınlatarak şunları söyledi:
“Ben olacağına inanmıyorum da ama bunu zorlayan görüntüler bunlar. FETÖ’cüler arasında yapılan propagandaya göre söylenmek istenen şu; daha önce Gölcük’te deprem oldu. Bunun nedeni internete girerseniz buradaki bir fay hattının özellikle İsrail ve Amerika tarafından bir deneyle patlatılması olarak ifade ediliyor. Nedir bu? Hatırlıyor musunuz Marmara depreminde bir ateş topunun yukarı yükseldiği herkes tarafından söylendi. Bununla ilgili bant da var. Fayların içerisinde biriken gazlar ve benzerleri bir anda düşük frekanslı elektromanyetik ışınla patlatılıyor ve deprem meydana geliyor. Amerikalılar bunu Alaska’daki araştırma üstlerinde geliştiriyorlar. Amerika, Kuzey Anadolu fay hattından elde edeceği bulguları California fay hattında görmek istiyor. Ama çok gizli risk taşıdığı için İsraillilere veriliyor iş. Gölcük’te de bir rütbe töreni var o dönemde. Bu törene ilk defa İsrailliler geliyor. Burada bir deneme yapmaya geliyorlar. Ama makineleri patlıyor ve deprem meydana geliyor. Bunu tartışıyorlar. Bu tip 4 patlama olmuş dünyada. Bir alev topu yükselmiş yukarıya doğru. Bu alev topu ancak bir patlama olursa söz konusu olabiliyormuş. Normal gerçekleşen hiçbir depremde bu patlama olmuyor. Ama 4 yerde bu oluyor. Ruslar da bu denemeleri yapıyor. Bu suretle tetikleme yaparak belli depremleri meydana getirdikleri iddia ediliyor.”
Gölcük depreminde ortaya çıkan ateş topunun yer aldığı video görüntüsünü de izleyicilerle paylaşan Başkan Melih Gökçek, “Vatandaşlar ‘Melih Gökçek komplo teorisi üretiyor’ demesin. Ben böyle olacak demiyorum. FetÖ’cülerin iddiası bu. ‘Amerikalılar böyle bir söz verdi ve AK Parti’nin kuruluş gününde bunu yapacaklar’ diyorlar. Ben olacağını düşünmüyorum üstüne basa basa” diye konuştu.
ABD, İsrail ve Rusya’da bu teknolojinin olduğuna dair açıklamalar bulunduğunu da kaydeden Başkan Gökçek, ABD’de San Andreas fay hattı bulunduğunu ve o hat üzerinde ufak tetiklemeler yaparak fayın etkisiz hale getirilmesinin planlandığını söyledi. Bunun denemelerinin de bu fay hattına benzer özellikler taşıyan Marmara fay hattında yapıldığını ifade eden Başkan Gökçek, “Ama patlama o kadar büyük oluyor ki İsrailliler de ölüyor. O dönem bir İsrail generali geldi, bana orada yaptığımız çalışmalar için teşekkür etti. Halbuki gelme nedenleri o bölgedeki artıklarını toplamak. Hepsi iddialar arasında” dedi.
Bu denemelerin yapıldığı makinenin adının da “Tesla” olduğunu açıklayan Gökçek, ABD ve İsrail’in bu çalışmaları yaptığına dair bilim adamları ve devlet başkanlarının açıklamalarını da izleyicilere belgeleriyle aktararak, “Amerika’nın, İsrail’in ve Rusya’nın elinde böyle bir silah var mı, yok mu bilmiyoruz. Ama 14’ünde böyle bir olay olursa bunu Amerika’nın yaptığı aleni ortaya çıkmış olur. Değilse de FETÖ’nün zırvalaması olduğu ortaya çıkar” diye konuştu.
Gökçek, Gülen’in amacının gözaltı sürelerinin tamamlanacağı tarih olan 14 Ağustos’ta gerçekleşeceğini söylediği bu olayla ifade verenlere umut dağıtmak olduğunu söyleyerek, “İfade verenler buna (Gülen) inanılmaz bir inanç içerisinde. Gözaltındayken yanlış bir ifade verip sökülmesini engellemek için ümit dağıtıyor. 14’ünde deprem olmazsa soracağım FETÖ’ye” dedi.
Gökçek, Tesla isimli silaha ilişkin ayrıntılı bilgiler de verdi. Gökçek, Gölcük depreminde bu çalışmanın yapılacağından Süleyman Demirel, Bülent Ecevit ve Hüseyin Kıvrıkoğlu’nun haberi olduğunu ancak içeriğini bilmediklerini de kaydederek, “Kararı vatandaşlarımıza bırakalım. Ben olacağı kanaatinde değilim, ama kendi kitlesine verdiği mesaj bu” diye konuştu.
“Çılgınlık yapmaya kalkan subay olursa erler karşı çıkar”
Başkan Melih Gökçek, askeri birlikler önündeki araçların akıbetine ilişkin soru üzerine araçların hepsinin çekildiğini kaydederek şunları söyledi:
“Türkiye çok kritik bir dönemden geçiyor ve nerede ne kadar FETÖ’cü olduğu bilinmiyor. Bütün alınan önlemlere rağmen belli tedbirlerin devam etmesi gerekiyor. Ordunun içerisinde halen bir hayli FETÖ’cü var. Bunların yeni bir çılgınlık yapması mümkün değil diye düşünemeyiz. Böyle bir çılgınlık olabilir. Bir kalkışma söz konusu olduğu zaman inanıyorum ki o kalkışmayı yapan subaylar, kıtadaki erler tarafından bu sefer tıpkı Ömer Halisdemir’in yaptığı gibi vurulur. Bundan sonra teşebbüste bulunacak olsa herhangi bir subay, erlerin hepsi ‘gitmeyiz’ derler. Askerin karşısında o subay en ufak bir şey yapamaz.”
Gökçek’ten kalkışma önlemi
Herhangi bir yeni kalkışma hareketi olması durumunda vatandaşları da uyaran Başkan Gökçek, böyle bir durumun yaşanması halinde, “Elektrikler kesilmiş, iletişim kesilmiş, TRT kapatılmış, diğer televizyonlar kapatılmış, telefonlar çalışmıyor. O anda anında sokağa çıkıp ne kadar arkadaşınız varsa çağırarak, düdükle, tencereyle haydi sokağa diye birbirini teşvik edecek ve nereye gideceğini herkes bilecek. Hatta aralarında şimdiden konuşsunlar. Kimse cesaret edip de darbe yapmaya kalkmasın. Bu sefer gerçekten tükürükle boğarız. Böyle bir şey mi duydunuz, fırla sokağa. İlk kurtaracağın yer de Türksat ve TRT” diye konuştu.
Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında 15 Temmuz darbe kalkışmasında demokrasi şehit aileleri ile gazilere destek için alınan 11 ayrı kararı da tek tek anlatan Gökçek, açıklamalarının ardından izleyicilerden gelen soruları cevaplandırdı. 15 Temmuz’un okullarda okutulması gerektiğini söyleyen bir izleyiciye, “Ben de derslere girerim” diyerek cevap veren Başkan Gökçek, FETÖ’cü temizliğinin ne kadar süreceğine ilişkin başka bir soruya da, “Konunun çok hassas olduğunu ve titizlikle çalışıldığı” cevabını verdi.
"14 Ağustos'ta Allah'ın izniyle bir şey olmayacak"
Başkan Gökçek sözlerini, “Bugün 14 Ağustos’ta ne olacak en önemli konu oydu. Allah'ın izniyle hiçbir şey olmayacak. Bu palavracının palavrası yine ortaya çıkacak. Bundan sonra ABD bunu yaparsa temelli üstüne kalır. FETÖ, ‘Bu bir ayı şöyle böyle geçirelim de itiraflarda bulunmasın millet’ diyor. Bakalım 14 Ağustos’tan sonra neyi yumurtlayacak” diyerek tamamlarken, FETÖ mahkûmlarına bundan sonra inanılıp inanılamayacağına ilişkin soruya da şu cevabı verdi:
“Kimse onlara inanmaz, çok zor. Bir adam FETÖ'cülükten vazgeçtiğini nasıl ispat eder. İnanamıyorsun, çünkü her türlü takiyye mevcut. Atalay Demirci’yi görüyorsunuz. Takiyye yaptı, FETÖ'cülükten vazgeçtiğini söylediği halde devam ettiği Twitter kayıtlarından ortaya çıktı. Doğrudan doğruya gelecek ve kimsenin bilmediği bilgileri adres, detay vererek anlatacak. Yani bizim bilmediğimiz, kamuoyunun bilmediği bilgileri verecek ve gerçekten FETÖ’nün çözülmesine vesile olacak. Bu sefer dersin ki bu kişi samimi, bilinmeyenleri anlatacaksın ki ben FETÖ’cü olmadığına kanaat getireyim.”