Şirket tarafından yapılan açıklama şöyle; “Sorumlu madencilik ilkeleri ile uyumlu bir şekilde gerçekleştirdiğimiz faaliyetler hakkında bölge halkı ve basınla şeffaf bilgi paylaşımının önemine inanıyoruz.
Halilağa Bakır Madeni projemiz ülke ekonomisine sağlayacağı faydanın yanında yerel kalkınma için de itici güç olacağını vurgulamak isteriz. 400 milyon dolarlık yatırımla hayata geçecek projemiz, yıllık 6 milyon tonluk cevher üretimiyle Türkiye’nin yıllık 200 milyon dolarlık bakır ithalatının önüne geçecektir. Böylece modern dünyanın vazgeçilmez hammaddesi olarak tüm yeni teknolojilerde kullanılan ve gelecek 15 yılda talebin iki katına çıkması beklenen bakırda ülkemizin ihtiyacının yerli kaynaklardan karşılanma oranı artacaktır.
Halilağa Bakır Madeni ilk planlandığı andan bu yana hiç değişmediği üzere 258 hektarlık fiziki kullanım alanında, 2 yıl arazi hazırlık ve inşaat dönemi, 15 yıl işletme dönemi ve 2 yıl kapatma dönemi olmak üzere toplam 19 yıl proje ömrüne sahiptir. İnşaat döneminde 2.000 kişinin çalışacağı tesisimizde, işletme sürecinde 1.000 kişi istihdam edilecektir. Bu istihdamın tamamına yakınını yerel istihdam oluşturacak olup, bugün çevre köy ve ilçelerden 1.200’den fazla kişi iş başvurusunda bulunmuştur. Bu başvurular çevre halkının projeye olumlu yaklaştığını göstermektedir. Ayrıca yatırım dönemi boyunca bölgeye 100 milyon dolarlık katkıda bulunulacaktır. Bu da işletmemizin çevre halkına yarar sağlayacağının en güzel göstergesidir.
İddia edilenin aksine projemiz ile çevre köyler daha da kalkınacak, daha fazla tarım alanı için su ihtiyacı karşılanacaktır. Bölgenin ve bölge halkının ihtiyaçları doğrultusunda hem ekolojik dengeyi hem de ekosistemi korumayı hedefleyen çalışmalarımız doğrultusunda 3,3 milyon metrekarelik tarım arazisinin sulanmasını sağlayacak 3 milyon metreküplük iki adet göletin yapımını üstlenmiş durumdayız.
Su kullanımı anlamında belirtmek isteriz ki Halilağa Bakır Madeni tamamlandığında bölgede yer altı suyu kullanmayan belki de tek sanayi şirketi olacaktır. Ek olarak tesisimizin su ihtiyacı, Kocabaş Çayı’ndan sadece feyezan dönemlerinde (ekim-nisan arası) ve halihazırda kullanılmadan denize dökülen taşkın suyunun %10’undan karşılanacaktır.
Proje alanında kesilecek ağaç sayısına yönelik de kamuoyunu yanıltıcı bilgilerin paylaşıldığını görmekteyiz. Türkiye’de madenler için kesilen ağaç sayısı, ülke genelinde orman gençleştirme çalışmaları için kesilen ağaç sayısının yüz binde 1’i seviyesinde bulunmaktadır. Ülkemizin ağaç varlığına dair veriler Orman Genel Müdürlüğü’nce kayıt altına alınmaktadır. Truva Bakır’ın üretim yapacağı maden sahasında, Orman Genel Müdürlüğü’nce 155.000 adet ağaç olduğu bilgisi paylaşılmıştır. Bunun karşılığı olarak projenin tamamlanmasının ardından proje alanın rehabilitasyonu için 104 milyon TL’lik rehabilitasyon bedeli peşin olarak ödenmiştir. Ek olarak yine Orman Genel Müdürlüğü’ne proje dönemi boyunca 60 milyon dolarlık kira ödemesi yapılacaktır. Bunun dışında hiçbir ağaç kesimi yapılmayacaktır ve projenin yapım aşamasında ve sonrasında 1 milyon ağaç şirketimizce dikilerek, bugüne kadar olduğu gibi doğamıza sahip çıkılacaktır.
Öte yandan Truva Bakır tarafından bölgenin tarihi ve kültürel faaliyetleri de desteklenecektir. Günümüzden 86 bin yıl öncesine ait insan izlerinin yer aldığı İnkaya Mağarası’nda süren arkeolojik kazılar Truva Bakır sponsorluğunda devam etmektedir.
Ayrıca A Takım’da bulunan 17-28 yaşları arasındaki 14 oyuncusuyla ligdeki başarılarını üst seviyeye taşımayı hedefleyen Yeşil Bayramiç Spor Kulübü Kadın Voleybol Takımı’nın 2020 yılından bu yana da en büyük destekçisi olmaya devam etmekteyiz.
Bugüne kadar olduğu gibi ülkemizin ve bölgenin ekonomik kalkınmasında öncü rol oynamaya devam edeceğimizi taahhüt etmekteyiz.”
Haber Merkezi