Yeşil-beyazlı ekibin sezon başında Danimarka'nın Nordsjaelland takımından transfer ettiği Josua John, Bursaspor Dergisi’ne açıklamalarda bulundu. Bursaspor’a transfer sürecini anlatan John, “Bursaspor ile ilgili çok bilgi aldım. Büyük bir taraftarı olduğunu, büyük bir takım olduğunu, yeni bir statta oynadığını öğrendim. İnternette de birçok video izledim. Youtube’dan maç özetlerine baktım. Normal insanlar bile bazen iş değiştirmek isterler. Böylelikle
yeni şeyler öğrenirler. Ben de böyle düşünerek bu kararı aldım” dedi.
“Transfer sürecinde referans aldığın kimseler oldu mu?” sorusuna Hollandalı oyuncu, “Ryan Donk ile görüştüm. “Orada hayat nasıl, gideceğim takım nasıl?” diye sordum. Burayla ilgili hep olumlu şeyler söyledi. Ben de aynı zamanda internetten araştırmıştım. Maçları izledim. Birçok takım uzun top oynamak istiyor ama Bursaspor’da takımın hücumu geriden olgunlaştırmaya çalıştığı, taktiksel şeyler denemeye çalışan bir takım olduğunu gördüm. Benim de böyle paslı oynayan, taktiksel oynayan takımlar daha çok hoşuma gider. Tesisimiz gayet iyi. Kendi odalarımız var. Burada birçok insan size futbolu en iyi odaklanmanız için yardım etmeye çalışıyor. İlk geldiğimde tesis dışarıdan müthiş gözüküyordu. Antrenmanlarda da çok yüksek bir seviye var futbol açısından. Yeni zorluklar ve macera arıyordum. Bunu da Bursaspor’da bulduğumu söyleyebilirim” cevabını verdi.
“Büyük takımlar bazen iyi oynamadıkları zamanlarda da kazanabilirler”
“Bursaspor ligde konum olarak iyi bir durumda ancak oynadığı futbol eleştiriliyor. Sen bunu nasıl yorumluyorsun?” sorusunu yanıtlayan Josua, “Sezona oldukça iyi başladık. İyi başlamak takım için, kulüp için oldukça iyidir. Özgüvenimiz için çok önemliydi. Kazanmak ve bunun üzerine koymak istersiniz. Büyük takımlar bazen iyi oynamadıkları zamanlarda da kazanabilirler. Mesela Kasımpaşa maçında öyle oldu. Biraz şanslıydık. Aleyhimize bir penaltı vardı ve Harun da müthiş kurtardı. Puan puandır, bunun üzerine koyarak devam etmek gerekiyor” diye konuştu.
“Kendisi takımın beyni gibi”
Takımın Arjantinli yıldızı Pablo Martin Batalla’dan da övgüyle bahseden 28 yaşındaki oyuncu, sözlerine şöyle devam etti: “Pablo müthiş bir oyuncu, müthiş bir 10 numara. Soyunma odasında yan yana oturuyoruz ve futbolla ilgili sıkça konuşuyoruz. Oyun oynarken gözleri sürekli açık, diğer takım arkadaşlarını görüyor. Koşular yapan arkadaşlarıyla topu buluşturabiliyor. Zaten kendisi takımın beyni gibi. Orta sahada gerçek bir 10 numara gibi oynuyor ve gol atıyor. Asistler yapıyor. Bu yüzden de onunla iyi bir ilişkiye sahip olmaya çalışıyorum.”
“Burada herkes bir şeyler oynamaya çalışıyor”
Süper Lig ile Danimarka Ligi’ni karşılaştıran John, “Her takımın iyi oyuncular var. Fiziksel bir lig. Aynı zamanda güçlü, kaliteli bir lig. Çünkü çok fazla kaliteli oyuncular var. Danimarka ile kıyasladığımda orada futbol daha çok defansa dönük. Burada herkes bir şeyler oynamaya çalışıyor. Bu da benim hoşuma giden şey. Bir kanat oyuncusu olarak daha çok hareket alanı istersiniz, daha çok üretmek istersiniz. Danimarka’da da buna daha az şans veriyorlardı. Çünkü çok fazla defansla oynuyorlardı. Aradaki farklar bunlardı” şeklinde konuştu.
“Emre Mor çok fazla özgüvene sahip”
"Son dönemde Türk Milli Takımı’nın parlayan yıldızı konumuna gelen Emre Mor ile Danimarka’da birlikte forma giydin. Emre ile ilgili yorumların neler?" şeklindeki soru üzerine Hollandalı oyuncu, "Çok fazla özgüvene sahip bir oyuncuydu. Belki Danimarka’da çok fazla özgüvene sahip olduğunuzda bu insanların pek hoşuna gitmeyebiliyor. Biraz daha sessiz, sakin olmanızı ve sadece futbol oynamanızı istiyorlar ama Zlatan Ibrahimovic de öyleydi. Fakat o aynı zamanda performansını da ortaya koyuyordu. Belki insanlara kendini beğenmiş gelebilir bu tarz kişilikler ama futbolunuzu oynarsanız kimin ne düşündüğünün bir önemi kalmaz. Hala genç bir oyuncu. İyi bir oyuncuya dönüşmek için de iyi bir kulüpte. Aynı zamanda bir çok futbol oynamak isteyen çocuk için de rol model, idol durumunda. Yaş aldıkça, geliştikçe, tecrübelendikçe de kendisine biçilen rolün nasıl bir şey olacağını öğrenecektir” diye konuştu.
"Enes'in Hollanda'da çok fazla seveni var"
Eski takımı Twente’de forma giyen Enes Ünal hakkında da değerlendirmelerde bulunan Josua, “Şanslıyım ki burada TV’de Hollanda ligini yayınlıyorlar. Aynı zamanda Hollanda haberlerini de takip ediyorum. Burada da birçok kişi Enes’i tanıyıp tanımadığımı soruyor ama öyle bir şansım olmadı. Birkaç maçını izledim. Zaten çok fazla gol attı. Gerçekten iyi oynuyor. Aynı zamanda genç bir oyuncu ve Twente’de genç bir oyuncunun olabileceği en iyi yerlerden biri. Çünkü gençlere çok önem veriyorlar. Gençlerle çok fazla kişisel antrenman yapıyorlar. Hollanda ligi de aynı zamanda genç bir oyuncu için iyi bir lig. Çünkü defansif değil herkes futbol oynamaya çalışıyor. Hollanda’da da çok fazla seveni var. Türkiye’de de zaten çok seviliyor. Özgüvenli bir oyuncu olduğunu biliyorum. Çok yoğun çalışıyor iyi bir oyuncu olabilmek için. Bu mantalite Hollanda ilginde çok değerli. Aynı zamanda Hollanda’da insanlar çekici bir futbol severler, sahada aksiyon görmek isterler. Çalımları ve skoru görmek isterler. Enes de şu ana kadar bunları gayet iyi yapıyor” dedi.