Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Aslı Alay, "Ancak gerekli olan yağ asitlerinin bir kısmı dışardan alınması gereklidir. Hayati önemi olan bu yağ asitleri uzun zincirli olup 2 grupta inceleyebiliriz. Bunlardan biri omega3 olup çok yakından tanırız. Diğeri omega 6 dır. Hem omega 3 hemde omega 6 vücutta üretilmediği için besinlerle mutlaka alınmalıdır. Omega 3 bitkisel ve hayvansal kaynaklardan elde edilebilir. Omega 6 ise soya yağı, mısırözü yağı, ayçiçek yağında bulunur. Fetüs ihtiyacı olan omega 3 desteğini annesinden alır" dedi.
Bebekte özellikle sinir sisteminin gelişimde yağ asitlerinin öneminin büyük olduğunu kaydeden Op.Dr. Alay, "Ayrıca yağ asitlerinin içerisinde bulunan omega 3 hem göz gelişimi hemde beyin gelişimde etkilidir. Aynı zamanda omega 3 kalp hastalıklarına karşıda koruyucudur. Tabiki gebelikte omega 3 sadece bebek için değil aynı zamanda anne içinde gereklidir. Omega 3 depo oranı vücutta oldukça düşüktür . Gebelikte bebeğin ihtiyacıda anne tarafından karşılandığından yeterli omaga 3 anne adayı tarafından besinlerle alınmalıdır. Haftada 2 defa balık tüketimi yeterlidir. Ancak balığın bulunamadığı toplumlarda omega 3 kapsülleri ile ihtiyacın karşılanması gündeme gelmiştir" diye konuştu.
Anne adaylarında ilaçlarla desteğin yararlı olduğunu gösteren sonuçlar elde edildiğini, ancak çalışma gruplarına katılan hasta sayısı kesin sonuçlar için yeterli görülmediğini ifade eden Op.Dr. Alay, bu çalışmalarda omega 3 kullanımını ile ilgili sonuçları şöyle sıraladı:
"1- Annede gebelik tansiyonu ve preeklampsi riskini azalttığını,
2- Erken doğum oranını azalttığı,
3- Gebelik süresini yaklaşık 1 hafta kadar uzattığını,
4- Fetal kilo artışı, beyin gelişimi, nörolojik gelişim ve bağışıklık sistemini güçlendirdiği,
5- Bebekte doğum sonrası uyku sorunu, alerjik hastalıkların, dikkat bozukluğu riskinin azaldığına dair sonuçlar vardır. Ancak elimizde geniş katılımlı çalışmalara ait bilimsel veriler yoktur"
Op.Dr. Alay, "Günlük pratikte omega 3 ve omega 6 kaynaklarının hangi besin öğelerinde bulunduğunu anne adayımızla konuşur ve diyet listesini genellikle uygun omega3 kaynaklarının tüketilmesi şeklinde düzenleriz. Yeterli omega 3 alamayan kadınlarda ilaç olarak takviye düşünülebilir. Ancak kullanılacak omega 3 tabletlerinde bulunabilecek vitamin düzeyi de önemlidir. Özellikle balık karaciğerinden yapılan omega 3 kapsüllerinde A vitamini oranı yüksektir. Çünkü karaciğer A vitaminini depolar. Bu nedenle kullanılacak ilaçların balığın gövdesinden yapılmış olmasına dikkat edilmelidir. Yağda eriyen A vitamini fazlalığı durumunda idrarla atılamayacağı için kanda birikir ve bebeğe zarar verebilir. Omega 3 kaynağı olarak en önemli besin takviyesi balık olup, çevresel kirlilikten dolayı büyük olan ve uzun süre yaşayan balıklar civa oranı yüksek olduğu için tercih edilmez. Taze ton balığı, uskumru, kılıç balığı ve uskumru içeriğindeki civa oranının yüksek olmasından dolayı tercih edilmez. Bu balıkların yerine denizlerimizde daha çok bulunan küçük balık grubunda olan istavrit, çinakop, levrek, çupra ve büyük balıklardan somon tercih edilir. Bitkisel kaynaklı omega3 olan kabuklu yemişler, soya fasulyesi, kanola yağı, ceviz gibi besin ögeleri hayvansal kaynaklara göre daha az değerlidir. Bitkisel kaynaklardan alınan omega 3 yüksek doz alınmadığı sürece etkisi çok yüksek değildir" şeklinde konuştu.


Kaynak: İHA