Batuhan Yaşar'ın yazısının tamamı ise şöyle:
O e-maili açıklıyoruz..
-Kılıçdaroğlu’nun maillerini kim izliyor..
Günlerdir yoğun FETÖ operasyonları ile karşı karşıyayız..
-Ülker reklamı..
-İki-üç gecede bir kalkışma/darbe söylentilerinin çıkartılması..
-“Hayır” oyları yüzde 65’i buldu..
-MHP tabanı ikiye bölündü.. Taban “hayır” diyor..
-AK Parti içinde 180 ByLock’çu var..
-Adil Öksüz MİT ajanı, çift taraflı ajan..
-Darbenin kayıp saatleri
Listeyi daha çok uzatabiliriz..
Ama bir konu daha var ki çok önemli.. Hatta en önemlisi..
Hatırlar mısınız.. 15 Temmuz darbesinin üzerinden bir hafta bile geçmemişti ki okyanus ötesinden “bu bir tiyatro” söylemleri sosyal medya üzerinden yayılmaya başladı..
Retorik olarak hafif bulunan tiyatro söylemi daha sonra “kontrollü darbe” olarak değiştiriliyordu..
FETÖ’nün algı operasyonları, söylemleri çok ilginçtir ki bir anda, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun diline pelesenk oluyordu..
Bir hatırlatma daha yapalım isterseniz..
Darbe sonrası Taksim’deki mitingde Kılıçdaroğlu, 10 maddelik bir manifesto açıklamış ancak FETÖ’ye yönelik hiçbir suçlamada bulunmamıştı…
Yenikapı mitingi ile beraber “FETÖ” ifadesini kullanan CHP Lideri herhalde bir uyarı aldı ki kısa süre içinde ‘Fethullah Gülen’e geri döndü.
-Kılıçdaroğlu’nun maillerini kim izliyor?
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, TGRT’de aynen şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Kılıçdaroğlu size Amerika’dan bir mail geldi mi gelmedi mi? Siz gelen bu maili ne yaptınız.. Bu açıklamaları, bu mail üzerine mi yaptınız? Bu maili gönderenleri tanıyor musunuz, tanımıyor musunuz? Aranızdaki bağ, irtibat nedir?”
Hürriyet’ten Abdülkadir Selvi’ye konuşan Kemal Kılıçdaroğlu da şu cevabı verdi:
“Bana gelen mailleri takip ediyorlar herhâlde. Bu sözle beni, maillerimi izlediklerini itiraf etmiş oluyorlar. Madem izliyorsunuz açıklayın o zaman.”
-Mail Aytun Çıray’a geldi..
Bütün bu tartışmalara artık açıklık getirme zamanı.
Söz konusu mail CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray’a
denizbayrak83@gmail.com adresinden 4 Kasım 2016’da gönderildi.
Çıray bu maili 5 Kasım 2016 tarihinde İzmir Cumhuriyet Savcısına bizzat kendisi verdi.
MİT mensubu olduğunu ifade eden denizbayrak83@gmail.com özetle şunları belirtiyordu:
-15 Temmuz bir tiyatrodur..
-Darbe öncesinde işin medya planlaması MİT tarafından yapılmıştır..
-Adil Öksüz MİT elemanıdır..
-Bu gerçeği CHP’nin kamuoyuna duyuracağına inanıyorum..
Ayrıca mailde kullanılan üslubun, dilin Twitter’daki Fuat Avni hesabı ile benzerlik taşıması da dikkat çekici bir başka nokta.
Savcılık tutanakla teslim aldığı maili,14 Kasım 2016 tarihinde Millî İstihbarat Teşkilatına resmî yazıyla sordu..
-MİT’in Savcılığa cevabı..
MİT, İzmir Savcılığının sorusuna 28 Kasım 2016 tarihinde yine resmî yazıyla cevap verdi..
MİT’in gerekçeleriyle birlikte uzun sayılabilecek cevabında;
-Yazıda imzası bulunan kişilerin unvanlarının yanlış yazıldığına..
-Amir onaylarının bulunmadığına..
-Belgenin, MİT tarafından kullanılan formata uymadığına..
-MİT’e ait gizli filigran sisteminin belgede yer almadığına..
-Adil Öksüz ile MİT arasında “hiçbir zaman” irtibat kurulmadığına dikkat çekildi..
İzmir Savcılığı 29.11.2016 tarihinde, sahte bilgilere dayalı ihbar e-mailini işleme koymaya gerek olmadığı kararına vardı..
-e-mailin tarihine dikkat!
Mail, ABD Başkanlık seçimlerinden sadece 3 gün önce gönderiliyor ve CHP kanalıyla vakit kaybedilmeden İzmir Savcılığına ulaştırılıyor.
Kimse saf değil..
Burada FETÖ’nün en büyük beklentisi, yakın ilişki içinde olduğu Clinton’un Başkan seçilmesi.
Adli makamlara ana muhalefet partisi CHP eliyle yansıtılmış bu mail üzerinden de Türkiye’nin “tiyatro” ve “kontrollü darbe” suçlamasıyla köşeye sıkıştırılması..
-Taşlar yerine oturuyor..
FETÖ, Ergenekon ve Balyoz davaları sırasında kullandığı taktiği çoktan uygulamaya koymuştu bile..
Sahte belgeleri en iyi onlar hazırlardı..
Davaları en iyi onlar sulandırırdı..
İsimsiz ihbar mektupları ile yargı sürecini istedikleri gibi yönlendirirlerdi.
Ama evdeki hesap çarşıya uymadı..
Clinton başkan seçilemedi..
Adil Öksüz hamlesi işe yaramadı..
Ama FETÖ geri adım atmadı..
Adil Öksüz gündemden düştüğü anda Emre Uslu ve Ekrem Dumanlı’yı da aynı yöntemle kurtarma operasyonuna girişti..
Adil Öksüz “MİT elemanı” belgesinin aynısını, Emre Uslu ve Ekrem Dumanlı için de hazırladı..
-Hukuki himaye talebi..
FETÖ’nün beyin takımında yer alan Emre Uslu ve Ekrem Dumanlı için hazırlanan “MİT elemanı” belgelerinde dikkat çekici ifadeler yer alıyor:
-Ekrem Dumanlı serbest bırakılma ve para talebinde bulunuyor..
-Tanınması nedeniyle görüşmelerin tek kişi ile ve gizli yapılmasını şart koşuyor..
-Hakan Şükür’ün de MİT’le temasının olduğu ifade ediliyor..
-Emre Uslu’nun şöhret tutkusu nedeniyle kontrolden çıkabileceğine dikkat çekiliyor..
Görünen o ki, FETÖ algı operasyonlarına tam gaz devam ediyor. CHP’yi kullanarak hem kafaları karıştırmaya ve davaları sulandırmaya, hem de önemli adamlarını temize çıkartmaya çalışıyor..
FETÖ’nün söylemlerinin noktası, virgülüne kadar CHP yönetimi tarafından kullanılmasının mutlaka bir açıklaması olmalı..
Kaynak: İHA