Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Burdur Valiliği ziyaretinin ardından Burdur Ticaret ve Sanayi Odasının öncülüğünde düzenlenen İş Adamları ile İstişare Toplantısı’na katıldı. BUTSO Başkanı Yusuf Keyik’in karşılama konuşmasının ardından Burdur’daki sanayici iş adamlarına seslenen Bakan Zeybekci, 16 Nisan’da yapılan cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ve anayasa değişikliği referandumu için destek istedi.
Referandumun bir seçim değil, milletin tercihi olduğunu vurgulayan Bakan ZeybekCi, “Bugünler tarihi günlerimiz, genel itibariyle hep aynı şeyler söylenir diyeceksiniz. Hep bu seçimler son derece tarihi bir önemi olan seçimler, bunlar bizim için dönüm noktası, bunlar bizim için mihenk taşı, evet bundan sonrası düzlük diye çok böyle seçimlerde söylenen klasik sözler olmuş olabilir ama dikkatlerinizi çekmek istediğim bir şey var, bu bir seçim değildir, bu milletin tercihidir, milletin önümüzdeki yıllar boyunca yolunu çizeceği artı bir kavşak noktasında bugüne kadar bazı dönemlerde ve bazı zamanlarda, zaman zaman, kendi uyruğunu kovaladığı, dönüp dönüp kendi çizgisinin üzerinde tekrar döndüğü, bazen tek kanat uçmaya çalışırken de tek kanat üzerinden gideren en sonunda geniş daire, yaklaşık 8-10 senelik o dairelerin sonunda bir bakıyoruz ki yeniden aynı yerdeyiz, yeniden aynı kazayı yapmışız, yine aynı noktada, yine aynı duvara veya yine aynı ağaca arabayı giydirmişiz. Bu genel itibariyle şöyle de söylenebilir, Müslüman bir delikten iki kere ısırılmaz, akıllı insan bir delikten iki defa ısırılmaz, biz de ha bire aynı delikten ısırıla, ısırıla, ısırılmadık yerimiz kalmadı, ama aynı delikten, aynı mahluk tarafından ve aynı deliğe yeniden gitme ihtimalimizde her zaman var, öteki elimizin tersiyle deliği şöyle bir kapatsak, aslında sonuna kadar da rahat edeceğiz ama bir türlü beceremiyoruz bunu” dedi.
“2060’A KADAR DEVAM EDECEK BU AÇIK”
Türkiye’nin 1991 yılında yaşadığı ekonomik krizin etkilerinin 2060 yılına kadar yaşanacağını kaydeden Bakan Zeybekci, “Türkiye 1950 ile birlikte ‘yeter söz milletindir’ diyen bir anlayışla demokrasi ile ilk defa tanıştı. 1950 ile bu millet artık yeter dedi ve bu millet 1950 yılında kendi adamlarını, kendi milli adamlarını, milletin adamlarını iktidara getirdi. Türkiye ilk defa hükmeden devlet, hakim olan devlet, yöneten devletten çıkarak, milletin hizmetkarı olan devlet, yol yapan, asfalt yapan, okul yapan ve milletin ihtiyaçlarını gidermek için de gayret gösteren devlet, öncesi farklıydı, önceden ağzımıza şekeri dağıtan, çaput bezi, kefen bezi dağıtan, gazı veya aklınıza gelebilen her şeyi devlet dağıtırdı. Devlet bunu vatandaşa dağıtırken de, arada bazı zümreler oluşturuldu, bazı elitler oluşurdu, bu elitler her ilçede, her beldede o dağıtıcı ekipler, o tahsisleri yapan millete bu anlamda maalesef devletin yüzünü çok çirkin gösteren eller de vardı. Bugün Elhamdüllillah Türkiye, 2002 yılında dünyanın ikinci büyük ekonomisiydi. Bugün itibariyle dünyanın 16’ncı, en son TÜİK’in çıkardığı rakamlara göre de 17’nci büyük ekonomisi, hiç önemli değil, Allah’ın izniyle biz hedefimizi biliyoruz. Biz gidecek yeri biliyoruz. Olmamız gereken, asıl olmak zorunda olduğumuz yeri biliyoruz. Avrupa’nın 6’ncı büyük ekonomisiyiz, yani dünyanın 17’nci, Avrupa’nın 6’ncı büyük ekonomisiyiz. Milli gelirimizi 3 bin 500 dolardan, 11 bin dolara getirdik eğer 2001 krizindeki o soygun olmamış olsaydı, Türkiye bugün milli geliri 18 bin dolardı ve biz dünyanın 13’ncü büyük ekonomisiydik, en kötü 14’ncü ekonomisiydik. Avrupa’nın 6’ncı değil 4’ncü büyük ekonomisiydik, ne kaybettiğimizin bilinmesi için söylüyorum bunu, o günler yaşanmasaydı ne olacaktı onun için söylüyorum. Ayrıca tabi ki 1991’deki popülizm, yeni o koalisyonlar kurulsun diye bu millete verilen, bu millete verilen derken hayırlı bir şey değil tabi ki, nereden veriliyor, kimin cebinden veriliyor. O gün babamız öyle dedik, biz ödedik, çocuklarımız ödeyecek, bir de çocuklarımızın çocukları ödeyecek, 2060’a kadar devam edecek bu açık, bugünkü sosyal güvenlik sisteminin içine atılan bu dinamitin, patlamanın etkisini 2060’a kadar anca toparlayabileceğiz” dedi.
“16 NİSAN İNANIN BANA CHP’YE DE İYİ GELECEK”
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin tüm siyasi partilere iyi geleceğini ifade eden Bakan Zeybekci, “16 Nisan onun için diyorum, 16 Nisan AK Partililerin meselesi değildir, 16 Nisan CHP’lilerin meselesi, MHP’lilerin meselesi değildir, burada mevzu bahis olan vatandır, mevzu bahis olan memlekettir. Bu ülke bir hastalıktan kurtulacak. Bu ülkenin önünü açmak istiyorsak, Türkiye bu hastalığa karşı ilelebet bir daha bu hastalığa yakalanmayacak bir hale gelmesi lazım, bakın bu yeni hükümet sistemi filancayı, falancayı veyahut şu partiyi, bu partiyi abad etmek için değil, iktidar yapmak için yapılmış bir şey değildir. 16 Nisan Türkiye’de siyasete de iyi gelecek. 16 Nisan’dan sonra Türkiye’de ister sağdan gelsin, ister soldan gelsin iki kanal olacak. Bu iki kanal vasıtasıyla Türkiye’de kim gelirse gelsin yüzde 50’yi almak zorunda mı, yüzde 50’yi almak zorunda olan bir parti Türkiye’nin yüzde 60’ının, 70’inin değerleri ile barışık olmak zorundadır. Yüzde 60’ını kucaklamak zorunda, soldan gelen parti içinde öyle, sağdan gelen parti için de öyle, parti demeyelim kişi için de öyle. Onun için bu 16 Nisan inanın bana CHP’ye de iyi gelecek. Muhalefet partisi, ana muhalefet partisi, şu andaki sistem içinde normal yollarda iktidara gelebilme imkanı olmadığı için de maalesef ümitsiz bir muhalefet partisine dönüştüğü zaman Türkiye’de siyaset için tehlikeli, ülkem için tehlikeli hale dönüyor ama 16 Nisan’dan sonra Türkiye’de siyaset rahatlayacak. Mevzu bahis vatansa gerisi teferruattır diyebilen ve milli meselelerde ortada buluşabilen bir anlayış gelecek çünkü birisi yüzde 51’le iktidarda, öteki de yüzde 49’la muhalefette, diyor ki bir dahaki sefere ben alacağım, bir dahaki sefere kurtuluş yok diyor. Ben bu dönemde Allah razı olsun Devlet Bahçeli’ye milletim adına teşekkür ediyorum, ülkem adına gelecek nesillerim adına teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE BU HASTALIKTAN KURTULACAK”
Burdur’daki sanayici iş adamlarına memleketlerine sahip çıkmalarını ve 16 Nisan’da referanduma destek vermelerini isteyen Bakan Zeybekci, “Bu mesele sizin meseleniz 16 Nisan meselesi, 16 Nisan bu 18 maddelik değişiklikle kurulan bu yeni sistemle, ortaya çıkarılan yeni sistemde şöyle bir madde yok arkadaşlar, 16 Nisandan sonraki seçimlerde AK Partiden ve MHP’den gelen adaylar yüzde 10 önde başlar diye bir şey var mı? Yok herkese eşit, ama siz Türkiye’nin geleceğinde kendi hayalleriniz şu kadardı, yüzde 25 daha uzak bir yeri göremiyorsanız, daha geniş bir hayal kuramıyorsanız, ben yoksam bu ülke batsın mantığına kadar gidebiliyorsunuz ve bu dönem Türk siyaseti için artık son dönemler olarak görüyorum. Türkiye bu hastalıktan kurtulacak, Allah rızası için sizden, milletim adıma ve gelecek nesiller adına, ülkenize ve Burdur’unuza sahip çıkın. Bu yeni sistemi kurgularken de siyasi çerçevelerimizi bir kenara bırakalım, sadece bunu milletimiz için yapalım, sadece bayrağımız için, sadece ülkemizin bölünmez bütünlüğü için sadece ve sadece bu aziz devletimizin, Türkiye Cumhuriyetinin bu coğrafyada, kıyamete kadar varlığı için yapın bunu, onun için bunu söylüyorum, bu iş, sizin işiniz, bu mesele sizin meseleniz, bugüne kadar aynı yöntemle geleceği karartan, aynı yöntemle soyulan ülke bizim ülkemizdir, hepimizin ülkesidir. AK Partililerin, MHP’lilerin ülkesi değil, herkesin ülkesi, bu hastalıktan bu ülkeyi kurtarın ve inşallah 16 Nisan’da kurtulacak. 16 Nisan’da bu hastalıktan Türkiye kurtulurken, bakın siyaset diğer taraftan da bir yarıştır, siyaset kardeşler arasında da yarıştır, hafif böyle omuzlaşmalar olur kardeşler arasında olduğu gibi, Burdur’unuza sahip çıkın” ifadelerini kullandı.
 


Kaynak: Haber Merkezi