İzmir Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ziya Ömer, el hijyeninin gripten korunmanın temelini oluşturduğunu kaydetti. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ömer, “Influenza adıyla bilinen virüs, solunum yoluyla insan vücuduna girerek özellikle sonbahar sonu, kış ve ilkbahar başında salgınlara neden oluyor. Yüksek ateş, baş ağrısı, kuru öksürük ve kas ağrısıyla seyrederek, burun, boğaz akıntısına neden olabilmektedir. Grip de nezle gibi, hasta kişilerin bulunduğu ortamlarda hapşırma ve öksürme yoluyla veya elle temas ile kolayca bulaşır” dedi.
“Gribin giriş kapısı eller”
Gribe karşı alınabilecek en temel önlemin ellerin sık sık yıkanması olduğunu söyleyen Dr. Ömer, “Virüs ve bakteriler vücudumuza çoğunlukla ellerimize bulaşarak girer. Enfekte olan birinin dokunduğu, kapı koluna, havluya, toplu taşıma araçlarındaki tutunma yerlerine dokunarak farkında olmadan grip mikrobunu alırız. Gripli olan birinin telefon, klavye veya eşyalarına dokunması grip virüsünün yayılması için yeterlidir. El, göz veya burun yoluyla vücudumuza giren patojenler vücut sıcaklığımızdan da yararlanarak hızla çoğalır. Sık sık el yıkama gribin vücudumuza girme şansını oldukça azaltacaktır” diye konuştu.
“İstirahat edilmeli”
Grip ve benzeri hastalıklar geçirildiğinde yapılması gerekenleri anlatan Dr. Ziya Ömer, şöyle konuştu; “Evde istirahat etmek çok önemlidir. Hastayken mümkün olduğunca diğer insanlarla temastan kaçının. Öksürürken burun ve ağız kağıt mendille kapatılmalı ve bir kez daha kullanılmamalıdır. Bunun yanında gribal enfeksiyonlara eşlik eden ishal ve kusma da vücudumuzdan sıvı kaybını artırmaktadır. Bu kaybı da artmış sıvı alımıyla yerine koymak vücut direncimiz açısından önemlidir.”


Kaynak: İHA